Friday, March 13, 2009

EBRU yazan (Françeska) Francesca N O'Keefe
Bu sabah gokyüzünde pervane olmuş bir melek var. İçimden geldi ona yazmak. Ebru. Gözümüzün nurunu bir sabah evinde birileri canına kıymış. Eskiden bu İstanbulda, Türkiye de kapımızı kilitlemez balkonumuz açık yazın kilima kullanmazdık. Susalım mı bu sabah? Duymasınlar mı Ebru' yu?.... Artık televizyonlarda adam öldürmeyi öyle ballandıra ballandıra anlatıyorlar ki? İyi izlerseniz adam nasıl öldürülür, saklanır gibi methotlar bulabilirsiniz. Bu ilk doğum günü, Ebru yok. Ebru doğum gününü sizlerle kutluyamıyacak. Onun Annesi, babası ,yalnız arkadaşları onu unutmuyacak. Özgür seçim yapmanın bedeli bu olmamalı. Biz susmamalıyız. Ebru transexuelmiş. Ne fark eder? Kime ne? Ama o da bir kadın. Çünki o kadın olmayı seçen cesur bir kadın. O bizden biri. Onun için şimdi gözlerinizi iki saniye kapatın saygı için...Cesur kadınım Ebru bu satırlar sana. Sen bizim sessizliğimizin, eksiklikliğimizin sembolüsün! Seni şimdi ancak sen bu dünyadan giderken tanımak istemezdim. Parmak uçlarından ben tutsam. Ölüm rüzgarına takılıp gitmesen. İşte ben öylesine ufak bir yazarım. Dünyayı değiştirebilicek gücüm yok. Ama sana senin çok güzel cennetini yazıcağım. İçeri girdiğinde çok güzel bir ışık var kapıda. Huzurla girebileceğin bu kapının arkasında seni gülen ve seni seven yüzler ve olduğun gibi kabul eden insanlar var. Onlar sana kadın erkek diye bakmıyor. Ben beceriksiz bir yazarım ama sana çok güzel bir Aşk çizdim cennette. Bak bu yazımı sende okuyorsun. Artık sen mutlu ol. Seni unutmayan seni seven arkadaşların arkanda.. Birgün bizde yanına geliceğiz. Çünki iyiler hep aynı yerde buluşur..Ebrum yattığın yerde toprağın bol, yolun cennet olsun!....

No comments:

Post a Comment